Cenne Ulu Camii
İnancın sabra, tahammüle, umuda, sevince ve bayrama dönüştüğü yer: Djenné.
Djenné, Batı Afrika’da yer alan Mali'nin en meşhur kasabası. Yoksulluk seviyesinin dudak uçuklatacak kadar korkunç olduğu yerleşkelerden biri. Halkın büyük bir kesimi, kaderin sunmadığı açlığa ve susuzluğa boyun bükmüş durumda. Mali Cumhuriyeti altının üretildiği üçüncü ülke olmasına karşın bu zenginliğin hiçbir zaman halka yansımamasına kaderin cimriliği denemez. Djennéliler onları görmezden gelen, açlığa ve sefalete sürükleyen, kendilerine ait olan zenginliği ellerinden alan gücün farkında. Bu yüzden insanca ve İslamca yaşamaya gayret etmekteler. Bu gayretin en muhteşem örneği bir mekânın etrafında ortaya çıkıyor.
Sudanî mimari stilinin çamurdan yapılmış muazzam bir yapı olan Cenne Ulu Camii, 12. yüzyılda ilkin saray olarak inşa ediliyor. Defalarca doğal sebeplerden dolayı yıkılan cami, bugünkü biçimine 1907 yılında ulaşıyor ve o gün bugündür yalnızca çamurla restore edilerek ayakta duruyor. Dünyadaki kerpiç yapıların en büyüğü bu. Yapıyı yüzden fazla olan dört köşe sütun ayakta tutuyor. 3 minaresi, 4 ana sütunu 60 metre eniyle içinde ve avlularında elli bin kişinin aynı anda namaz kılabildiği devasa bir cami. Cenne Ulu Caminin de içinde bulunduğu Cenne Eski Kasabaları, UNESCO’nun Dünya Miras Listesinde yer almakta.
Doğal şartların tahrip gücüne karşı festival havasında bir mücadeleyle cevap veriyor Djenné halkı. Yılın ‘Çamur Bayramı’ dedikleri bir gününde tüm acılar evlerin içinde bırakılarak çocuk, kadın, genç, ihtiyar herkes ellerinde kovalarla, en ince detayına kadar hesaplar yapılarak belirlenmiş olan yerden çamur ve su taşıyorlar caminin avlusuna. Çamurun sağlam olması için istenilen kıvama gelmesi gerek. Vaktinden önce sıvama işlemi yapılırsa ilk yağmur ve fırtınada tüm emek eriyip gider. Bu yüzden bir sene boyunca her şey gibi çamurun da öğrettiği sabrı sinelerine basıyorlar. Ve o gün gelip çatınca geleneksel bir şölene evirilmiş Çamur Bayramı gününün sabahında binlerce insan Cenne Ulu Caminin avlusuna akın ediyor.
Caminin dış duvarlarına yerleştirilmiş ve iskele görevi gören kalasların üstündeki ustalara çamurlar kova kova ulaştırılıyor. Alt kısımlarıysa çocuklar tarafından sıvanıyor. Tüm halkın el birliğiyle canhıraş yaptıkları restore işlemi bitiyor saatler sonra. Eşsiz bir gurur ve huzur beliriyor yüzlerde. Gençler ve çocuklar yorgunluklarına aldırmadan şarkılar söyleyerek dans ediyorlar avluda, kadınlar ve erkekler Allah’ın evini bir kez daha ayakta tutabilmenin kıvancı ve yüzlerinde tebessümle seyrediyorlar avludaki cümbüşü.
Bin yıldır aynı gayret ve heyecanla ayakta durmayı başaran Cenne Ulu Cami, sefaletle mücadele eden binlerce insanı bir araya getirip emsalsiz bir güzellik bahşediyor. Birlik olmanın, aynı acılarla üzülüp aynı güzelliklerle mutlu olmanın hazzını yaşatıyor. İman, Cenne Ulu Caminin duvarlarına yapışan her çamurda sabra, tahammüle, umuda, sevince ve bayrama dönüşüyor.